TÜRKİYEM, ANAYURDUM, SEBEBİM, ÇAREM!

TÜRKİYEM, ANAYURDUM, SEBEBİM, ÇAREM!            

 

Ben, kağnılarla yaylılarla büyüdüm geldim

Çocuk yüreğimi yakan türküler dinleye dinleye.

Mahzun kağnılarla, nazlı yaylılarınla

Ve tozlu yollarınla sevdim seni Türkiye!

 

O tezek topladığım kırlar, yaylalar...

Başına oturduğum, yemek yediğim atandır.

Türkiye'm, anayurdum, sebebim, çarem...

Taşına toprağına vurgunluğum bundandır...

 

Akşam karanlığıyla başlardı kurbağalar

Susar gökyüzü kadar, dinlerdim biteviye.

Gecemi besteleyen cırcır böceklerinle.

Kurbağa seslerinle sevdim seni Türkiye!

 

Bir Peygamber sofrasıydı soframız:

Biraz tandır ekmeği, biraz çökelik...

Yoksulluğunla da bağlandım kaldım sana

Mecnunlar gibi üstelik.

 

Yağmurlar başlayınca, odalarımız damlardı

Dizlerini döve döve ağlardı anam.

Şimdi kırkikindiler boyunca sırılsıklam

Küçük kerpiç evlerin çıkmaz aklımdan!

 

Türkiye'm! Hasretim! Kınalı türküm! ..

İçiçe güzellik, uç uca kahır

Yüreğimi bin parçaya bölseler

Her parçası yine seni çağrışır.

 
Bugün 37 ziyaretçi (108 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol