DİYALEKTİK MUTSUZLUKLAR

DİYALEKTİK MUTSUZLUKLAR

 

bir uzak sabah denizidir gittiğin kapı

ellerinde rüzgârın taşınmaz çamurları var

köpürmüş soylarımı toplarken çürüyen yanlarımdan

inan batmış şehirler gibi onarılmaz anılar

gözlerinde unuttuğum o eski aciz miras

almaya gelsem soluğumda dalgın yosun kokusu

biliyorum artık hiçbir gemi beni taşımaz

ve yeniden büyür içimde mağrur bir zakkum gibi

                                                 terkedilmek korkusu

 

 

susarsın bir silâhsızlanma akşamı

susarsın dudaklarında ıslıklar kanar

öpülmez dudakların ıslık yarası

mavzerdir dokunmalarım kirvem bilirsin

öpemem, öpersem tekmil bir aşiret tragedyası

 

 

hüznünü ver bana yeter, gizli hüznünü

 

                kolları bağlı hüzün olsun dört yanım

ırağına vurma beni kirvem, ağlarım, delirirsin

sonra derler haklıdır sevdası

geç olur ki artık onarmaz rakılar

geç olur bir yaraya rakının dağılması

 

 

sen denize sırtını dönen uykusuz dağlı

gemiler nerde (ki çoğu hüviyetidir melankolinin)

nerde aykırı mavzerler (onlara sığdıramazsın ki öfkelerini)

barut esmeri tenine sevdalarımı sürdüğüm

nasıl taşıdın bunca yıl delirmiş saçlarında

                                           o eski şark yelini

biliyorum dokunsam parmaklarım kırılır

dokunmasam eşkîya uykusuzluğu çetin silâhlar gibi

Bugün 215 ziyaretçi (642 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol