DEHŞET

DEHŞET

 

Tekin değil gördüğün sabah

Her karesi dehşet olan fotoğraflardan

Âni bir ölüm düşüyor ellerine

Rüyâsında okuldan kaçan bir çocuk

Hepimize kırgın bir yüz olarak

Gözleri açık bırakıyor rengini toprağa

 

Sabırlı bir infiâli yaşatan kader

Kuşlukla uyanmak isteyen bir evin çatısından

En kavî duruşuyla

Gaflet içinde kalan bir kavmin

Yeni saatini kuruyor

Endamlı dağlara kederler ekleyerek

 

Nereye bassa kirli toprak

Söğüt ağaçlarının yasından besleniyor ırmaklar

Güneş vurmuyor odalarımıza

İçimiz karanlık bir geceyi ağırlıyor

Ne kuşların haberleri ne şövalye resimleri

Döşeklerimizdeki uyku çok derin

 

Siperde hâinliklerimiz sinsi bir gecede

Mezar kazıyorlar içimizin serin ırmaklarına

Işıkları kim söndürdü gördünüz

Meleklerin hışırdayan sayfaları bitti

Çünkü cânımız isyan ediyor

Gittikçe güçleniyor bizi içine çeken ırmak

 

Bu ölümden önceki son bahar

Hangi çiçeğe baksak bütün renkleri sarı

Çoktan kapatmış hayat perdelerini

Her şey toprağa karışırken

Çöküyor üstümüze gece arz sarsılıyor

Geride kalıyor dünya korkuları

 
Bugün 21 ziyaretçi (138 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol