ALİ MUNZUR

ALİ MUNZUR

 

Açıldı ömrümün haritası

Bir omzu düşük ağır delikanlı

Ey Ali Munzur, ey dağların kartalı

Sağ yanım bıçak yarası sol yanım hicran

Ve emanet kalmıştır bir köylü kızında kalbimin yarası

Ey Ali Munzur, ey dağların kartalı

 

Benim ömrümde, bir kırlangıç ağıdı vardır bildiğim

Benim ömrümde, tel örgüler kuşluk ayazında

Kör karanlık yağlı kurşun

Birde yanık türküsü anamın

Her biri bir başka seherinde güz dönümümün

Vurup gitmiştir sessizce oğulları

Şu gurbet denen şu belalı buğ yılanı, şu bilinmez sefere

 

Benim ömrümde, bir ırmak vardır

Durup önünde taş yüzdürdüğümüz ak köpüklerinde

Sesine sesimizi kattığımız

Ve anamızın patiskadan biçtiği uzun donlarımızla

Bir turna balığına gençliğimizi sattığımız

Aylandığımız,

adamdan sayılıp delikanlı halaylarına karıştığımız

Yıldızların altında, dam bacalarında aşık attığımız

 

Benim ömrümde, yarı çıplak popil delikanlısı ortalığın

yağmurların sevdalısı ve parlayan yusuftutan kuşları

Benim ömrümde, mor menekşe

Yediveren gülleri ve böğürtlen

Birde sen!

İçime işleyen ah sen!

Ondokuz yaşımın

Ve ırmağımın

Ve toprağımın hakkına birde sen! ..

Bulutlarıma kına yaktığım sebebin

Namerd olayım sevmedim hiç kimseyi böyle bu kadar! ..

Ya da sevemedim

Ey Ali Munzur, ey dağların kartalı

Sağ yanım bıçak yarası sol yanım hicran

Ve emanet kalmıştır bir köylü kızında kalbimin yarası

 

Bu da bir gurbettir yıkar adamı içine

Bu da bir rivayettir, on iki yıl bilmem kaç bin gece

Bir türkü sesinde..

Dumanlı dağları duman kaplamış

Yine mi gurbetten kara haber var?

Seher vakti bu yerlerde kimler ağlamış?

Çimenler üstünde gözyaşları var..

Benim ömrümde..

 

Şimdi vur, vur içine onca talanı

Onca sevdayı vur, vur Ali Munzur

Bu sol yandaki hicran yarası öyle çok ki..

Benim ömrümde çiçeğin bozamadığı

Karanlığın düşemediği yüzüm

Bana mahsus kor ayazda üşüdüğüm

Hercanın yeşili, Cemilin üzüm gözlü güzeli

Ve hüzün yaprağını dökende dut ağacın

Kalbime bir gül dikeni, fikrime sevda batanda.

Kemahın istasyonuna doğu expresi demir atanda

Murat suyu Fırata karışır üç gün üç gece kan akanda

Ben belki bin gece sayanda gurbet akşamlarında yıldızları

Emanetime iyi bakasın köylü kızı

O elinde tuttuğun kanayan şey Ali Munzurun kalbinin yarası

 

Benim ömrümde, yarı çıplak popil delikanlısı ortalığın

Yağmurların sevdalısı

Ve parlayan yusuftutan kuşları

Benim ömrümde, mor menekşe

Yediveren gülleri ve böğürtlen

Birde sen!

İçime işleyen ah sen!

Ondokuz yaşımın ve ırmağımın ve toprağımın hakkına

Birde sen!

Bulutlarıma kına yaktığım sebebin

Namerd olayım sevmedim, hiç kimseyi böyle bu kadar

Ya da sevemedim.

Ey Ali Munzur, ey dağların kartalı

Sağ yanım bıçak yarası sol yanım hicran

Ve emanet kalmıştır bir köylü kızında kalbimin yarası

Açıldı ömrümün haritası..

Bugün 429 ziyaretçi (687 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol