DÖRTLÜK'LER
DÖRTLÜK'LER
MAVİ LİMAN
Çok yorgunum, beni bekleme kaptan.
Seyir defterini başkası yazsın.
Çınarlı, kubbeli, mavi bir liman.
Beni o limana çıkaramazsın...
MÜNEVVER'İN DOĞUM GÜNÜ
Yapraklara dallara, yeşillere, allara,
nice nice yıllara gülüm, nice nice yıllara.
Yaprak dala, al yeşile yaraşır,
gayrı bundan böyle vermem seni ellere...
TRAFİK MEMURLARI
Trafik memurları dikilmiş durur
el kol kımıldar kaşlar çatık
sopalarının ucunda hürriyetimiz
trafik memurları dikilip duracak
sokaktakiler birbirlerini sevmeği öğreninceye kadar.
YİNE YAĞMUR ÜSTÜNE
Serçe kuşları gibi yağmur
çinko dama serptiğim
ekmek kırıntılarını
telâşlı telâşlı, tıkır tıkır.
serçe kuşları gibi yağmur.
YOLCULUK
Bir şair yolculuk ediyor
bir denizinde dünyamızın
bakarak bir yıldıza.
Yolculuk ediyor şairin biri
yıldızlardan birinde bir denizde
bakarak dünyamıza.
Yolculuk ediyor şairler
denizlerinde kâinatın
bakarak birbirine.
DÖRTLÜK
Koparmış ipini eski kayıklar gibi yüzer
kışın, sabaha karşı rüzgârda tahta cumbalar
ve bir saç mangalın küllerinde
uyanır uykuda büyük İstanbulum.
GELMİŞ DÜNYANIN DÖRT BİR UCUNDAN
Gelmiş dünyanın dört bir ucundan
Ayrı dilleri konuşur, anlaşırız
Yeşil dallarız dünya ağacından
Gençlik denen bir millet var, ondanız.
BEŞ SATIRLA
Annelerin ninnilerinden
spikerin okuduğu habere kadar,
yürekte, kitapta ve sokakta yenebilmek yalanı,
anlamak, sevgilim, o, bir müthiş bahtiyarlık,
anlamak gideni ve gelmekte olanı.