İNCİNEN GURUR

İNCİNEN GURUR

 

Pencereden baktığımda görüyorum

Senin yüzün incir yaprağında

Senin ürkekliğin duvar üstünde yürüyen

Bir kedinin kıvraklığında

 

Aynada dururken görüyorum

Kırmızı öpüşün sol yanağımda

Dişimi fırçalarken senin ağzın

Serin suların berraklığında

 

Rakı devrilmiş masalarda yokluğun

Veya benden önce kalkıp gitmişliğin

Gece boyu dolandığım barlarda

Sarhoşlara tekrarladığım adın

Balıkçı kahvesinde, çorbacıda, kenarlarda

 

Dökülmek istemiyorum hayır! ..

Çingene çiçekçiler habire yaltaklandığında

Bilmediğim soruların açtığı çukuru

Yalanlarla doldurmak istemiyorum

 

Seni kaybettim galiba

İki taşın arasında kaldım

Bu, benim hatam değildi

Seni ben çook geç tanıdım

 

Derin acılar bahçıvanı

Yüreğime ne ektin böyle...

Aşk korkağını bağışlar mı?

Söyle...

 

Aramak ne kötü herkeste seni

Her gözde bulup yanılmak seni

Ah turuncu rüyalar güzeli

Hem kendini yok ettin

Hem beni

 

Başka ne acıtabilir içimi

Yaşım kırkı devirmişken

Seni böyle patavatsızca sevmişken

Ve, tam aynayı güneşe çevirmişken

Başka ne...

 

Seni vefasız aşklara bırakıyorum

Yüzümü kırılan bardaklarda ara

Düşünme ben ne olurum

Sanırım bi daha onarılmaz

İncinen gururum

Bugün 9 ziyaretçi (571 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol