ŞEHİRLERİN DIŞINDAN

ŞEHİRLERİN DIŞINDAN

 

Kalk, arkadaş, gidelim!

Dereler yoldaşımız,

Dağlar omuzdaşımız.

Dünyayı seyredelim,

Şehirlerin dışından.

Esmerden, sarışından,

Kaçalım, kurtulalım!

Haydi yürü, bulalım;

Kat kat çıkmış evlerin,

O cam gözlü devlerin

Gizlediği âlemi!

Bir tüy gibi yel alsın,

Bir dal gibi sel alsın,

Bizden, menhus elemi.

Attığımız nâralar,

Yol açsın karanlıkta.

Çeksin bizi mağaralar,

Bir derin ormanlıkta.

Öttürüp sert bir ıslık,

Yılanları çağralım.

Peşinden çığlık çığlık,

Çakallara bağralım,

Ötelim baykuşlarla.

Kızıl akşamüstleri,

Hicret eden kuşlarla,

Sema, deniz ve yeri,

Çepçevre, iklim iklim,

Dolaşalım, gezelim!

Yollar bizden bir izdir,

Ne duysak sesimizdir,

Ne görsek benzer bize.

Hiç şaşmayan bir saat

Gibi işler tabiat,

Uyarak kalbimize

Mevsimler boğum boğum,

Zamanın ipliğinde.

Başı görünmez doğum,

Sonu ölçülmez hayat...

Hayvan, nebat ve cemat,

Hepsi ilk gençliğinde.

Ölen ölür, yıpranmaz;

Giden gider, aranmaz.

Böyle geçer ömrümüz,

Bir gün gelir, ölürüz.

Haberimiz olmadan.

Ve o zaman, o zaman,

Hayat neymiş görürsün

Bırak, keyfini sürsün,

Şehirlerin, köleler!

Yeter bizi tuttuğu!

Tükensin velveleler!

Kalk arkadaş, gidelim!

İnsanın unuttuğu

Allah'ı zikredelim;

Gül ve sümbül hırkamız,

Sullar, kuşlar, halkamız...

Bugün 1 ziyaretçi (2 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol